Ekonomideki dalgalanmalardan en çok etkilenenler Ak Parti’ye oy verenler..
Peki seçim sonuçlarına göre kıyı bandı pahalı semtlerde CHP, Anadolu Bozkırlarında ise Ak Parti yahut Cumhur İttifakının önde olmasını nasıl açıklayacağız ?
CHP gerçekten bir sol parti midir? Sol ve sağ kavramları birbirine mi girdi ?
Yoksa artık anlamını mı yitirdi ?
Nasıl olur da ekonomik sıkıntılar çeken toplumun bir kesimi yine o sorunları doğuran iktidara oy verir ?
Nasıl olur da muhalefet bu insanları yanında toplayamaz ?
Ekonomik durumu iyi olmayanlara plazalardan, kumsallardan ve sosyal medyadan destek olmak, olmuş gibi yapmak sonucu değiştirmiyor..
Milletin iradesine kaç seçim sonra bile hala saygı duymayan bir kesimi parti içinde barındırmak da, muhalif sorunu çözmüyor, aksine büyütüyor.
Milletin değerleri ve hassasiyetleri ile barışık olmadan bu iş zor. Helalleşmek gibi kutsal bir kelimenin altını doldurmak yoğun bir emek ve ciddi bir mahalle içi mücadele gerektiriyor.
Bir ülke için en büyük kazanımlardan biri, iktidar kadar muhalefetin de çok ama çok güçlü olmasıdır.
Her an alternatifi olduğunu hissettirmesidir.
Seçim sonrası iktidarın beklediği istifa muhalif tarafta yine gelmedi..
Peki bir iktidar partisi mensupları yahut ona oy verenler, neden muhalefetin liderinin değişmesini bu kadar ister ?
Ülkesini seven, ülkesinin kalkınmasını isteyen herkes, güçlü bir iktidar istediği gibi, güçlü bir de muhalefet ister.
Bunca yenilgi üstüne o koltukta Kemal Bey’in oturacağını tahmin etmiyordum. Bir yolunu buldu ve sanırım yerel seçimleri öne sürerek bir müddet daha orada kalacak gibi duruyor.
Yerel seçimlerde muhalif blok dağılmazsa, Ak Partinin İstanbul ve Ankara’yı geri alması zor gibi duruyor.
Peki, böyle bir durumda Kemal Bey sonraki cumhurbaşkanlığı seçiminde yine aday mı olacak ?
Cumhurbaşkanı olmadan ölmemeyi mi düşünüyor ?
Erdoğan’a diktatör diyenler, seçilme baraj oranını indirdiğini, partilerin hazine yardımı almasını kolaylaştırdığını, yani kendi koltuğundan fazlası ile ödün verdiğini görüyordur elbet.
Muhalefet söyledikleriyle yaptıkları örtüşür ve bu noktada örnek olursa, insanlar ne söylediğine daha çok kulak kesilir.
Başarısız olanları göndereceksin, liyakat önemlidir diyorsak, bunu önce kendi içimizde tatbik etmeliyiz. Böylece insanlar söylenenleri ciddiye alır.
Deprem bölgesindekilere sizin evlerinizi bedava vereceğim diyen bir lider varken, neden insanlar parayla evlerini yapacağım diyen iktidara oy veriyor ? Tam bu sebeple. İnanmıyor, güvenmiyor.
Ülkenin doğruya doğru diyebilen, doğruyu alkışlayıp teşvik eden, yanlışı da söyleyip eleştiren, çözümler üreten bir muhalefete ihtiyacı vardır. İktidarın yönlendirmesi teşviği ve destekleri ile ortaya çıkan girişimler yatırımlar bu ülkede kalıyor ise, uçup başka yerlere gitmiyor ise, bundan hepimiz mutlu olmalı gurur duymalıyız.
Muhalefet kendi seçmenini de bu konuda epey bir normalize etmesi gerekiyor. Bozulan bir Togg aracından mutluluk duyan bir muhalif seçmen kitlesi helalleşmeyi de imkansızlaştırıyor. Lider düşmanlığı, hükümet düşmanlığı ülke vatan düşmanlığına dönüşünce, farklı hisler ön plana çıkıyor, soğan unutuluyor.
Ülkenin seçmenine saygılı, ülkenin milli değerlerine, dini değerlerine, Anadolu kültürüne saygılı bir muhalefete ihtiyacı vardır.
Ülkenin, terörle, elinde silah tutanlarla, onlarla yan yana gelenlere, sırtını yanlış yerlere dayayıp, yanlış kişilerin heykellerini dikmeyi vaat edenlere mesafe koyan bir muhalefete ihtiyacı vardır. Silahların gölgesinde siyaset yapan partilerden uzaklaşmak, uzaklaşmak gerektiğini anlamak lazımdır. Silahların gölgesinde siyaset yapanları kendi yalnızlığına bırakmak, hiç bir ittifak ya da oluşum içinde tutmamak teröre vurulacak en büyük darbedir.
Bu seçimden de bu dersi almayanlar, bir sonraki seçimde de yine kaybedeceklerdir.
Millet bu seçimde bayrağıma dokunma, vatana dokunma, terörle yan yana olma, olanlarla dost olma, yakınlarında dahi durma demiştir. Bunları derken de kirasını düşünmüş, mutfağını düşünmüş, kredi kartlarını, taksitlerini borçlarını düşünmüş, hepsini değerlendirerek bu kararını vermiştir.
Anadolu, açken kurtuluş savaşı mı olurmuş diyenlerin coğrafyası değildir.