Miladi takvime göre, hicretin olduğu gün olan 16 Temmuz’da darbe yapmak isteyenler, Allah’ın izni, milletin cesareti ve feraseti ile 16 Temmuz’da duvara tosladı..
Fransa’dan kalkan uçakla İran’a giden mollalar gibi, Yavuz Selim Han’ın hırkası ile Ankara’ya “hicreti” planlayanlar, vatansız ve kansız olarak tarih sayfalarına geçtiler.
15 Temmuz günü saat 14 sularında darbeye yönelik ilk bilgilerin geldiği o saatlerde, mit ve genelkurmay, darbecilere konudan haberdarız bilgisini sızdırarak paniklemelerini ve darbeyi milletin ayakta olduğu 22 sularına çekmelerini sağladı. (Bu süreçte fetöye sızmış, sonradan da ortadan kaybolmuş bir gizli el acaba var mıydı ?)
Devlet, Saat 18’de canlı yayınlarda TV karşısına geçip, darbe kalkışması bilgisi aldık, milletimiz, askerlerimiz uyanık olsun deyip, planladıkları darbeyi başlamadan bitirebilirdi.. Ancak, bu halde Fetö bitmeyeceği gibi, halkta karşılığını da koruyacak, aksine, batı destekli karşı medya atakları ile Erdoğan ve çevresi halüsinasyon görüyor denilecekti.. Ortada “hiç bir şey yokken”, siyaset çalkalanacak, sokaklar gerilecekti..
Devlet krizi fırsata çevirdi.
Risk aldı.
Yapılan, Cumhuriyet tarihinin en büyük siyasi hamlesi idi..
Erdoğan “Eniştesinden” öğrendiğinde saatler 16 sularındaydı.. Peki “Enişte” kimdi ? Enişte ne demekti ?
Devlet, Milleti sokağa davet ederek kalkışmayı bastırabileceğini, tüm ordunun bu kalkışmaya katılmayacağını, böylece Fetöcülerin ifşa olacağını okudu.
Siyasetin toplumu tanıması, toplum reflekslerini öngörmesi, bu noktada çok önemliydi ve Erdoğan Türkiye’de bunu yapabilen en iyi liderdi..
Nitekim Erdoğan, bu kalkışmanın akabinde ekranların karşısında “bu hareket Allah’ın bize büyük bir lütfudur” diyerek, Fetö’nün temizlenmesi için çok büyük bir fırsat olduğunu ima ediyordu.
Öyle de oldu..
Devlette görevli binlerce görevli memur, aksi halde bir ay içinde nasıl temizlenebilirdi ?
15 Temmuz’da ava gidenler, 16 Temmuz’da avlandı..
Türkiye, kendini 40 yıldır kuşatmış, Abd’nin Truva atını içinden söktü attı..
Cia’nın eli ayağı olan fetö etkisini ciddi manada yitirmişti..
Bu tarihten sonra, terörle mücadelede hız kazanıldı, her gün sokaklarımızda patlayan bombalar patlamaz oldu.. Böylece 16 Temmuz’da, Türkiye’nin tam bağımsızlığına giden yoldaki hicreti başlamış oldu..
Rabbim kanları ile canları ile hainlere geçit vermeyen tüm şehitlerimizi rahmeti ile kucaklasın.. Derecelerini yüksek eylesin. Gazilerimize hayırlı sağlıklı bereketli ömürler versin..
Vatan SAĞ OLSUN.