Seçim bitti, seçime kadar ertelenen birikmiş ekonomik problem artık gün yüzünde.

-Düşük faiz, yüksek kur, büyüme ve ihracat odaklı ekonomik model istenilen sonuçları vermedi.

-Bu dönemde artan enerji maliyetleri, ham madde maliyetleri, pandemi etkisi, rusya ukrayna savaşı ve yaşadığımız büyük deprem hiç kuşkusuz bu sürece olumsuz etki etti.

-Enflasyonun %100 olduğu yerde, sağlanan %20 30 faizli krediler ise üretime değil, arabaya, konuta, dövize ve altına gitti.

-Yüksek enflasyon,  kur belirsizliği ve siyasi gerilim ile yabancı yatırımcı gelmedi.

-Sattığımızdan daha fazlasını alarak ciddi cari açıklar verdik.

-Döviz pozisyon açığı günden günr arttı ve rezervler bitti.

-Yüksek enfasyonlu dönemde harcama alışkanlıklarımız da değişti. Sermayeyi koruma amaçlı yapılan tüketimler talep bazlı yeni bir enflasyon dalgası oluşturdu.

-Artan bu maliyetler ile birlikte özellikle konut ve arabaya erişim imkanları 2002 öncesi seviyelere geri geldi.

Ekonomi güven işidir.
Ekonomi üretim demektir.
Ekonomi öngörülebilirliktir.
Ekonomi şeffaf yönetim ister.

-Yeni dönemde devlet dövizi toplayıp insanlara yüksek faizli TL verecek.
En az enflasyon kadar faiz alan sermaye sahibi, üretim yapmayacak.

-Ekonomik büyüme yavaşlayacak.
-Talep enflasyonu bitecek.
-İstihdam sorunu olacak.

Elbette bunların hepsi geçici.
Yeni yönetim ile taşlar oturduğunda, güven geri geldiğinde, hem yabancı yatırımcı gelecek, hem de ihracat çarkları yine dönmeye devam edecek.

-Bu dönemde düşük öz sermaye ile başlanan büyük konut projeleri risk taşıyor.

-Konutun yatırım aracı olmasını devlet istemiyor. Kira artışı ile mücadelede hukuki kalıcı metinler hazırlanıyor.

-Böyle olunca konut satışı düşecek. Stok artacak, fiyatlar gerileyecek.

Eğer yapılan hamleler kalıcı olur ise, uzun vadede işler düzelecektir.

Yapılan doğalgaz petrol hamleleri, nükleer santral hamleleri, yenilenebilir enerji hamleleri ciddi cari açık kalemi olan enerjiyi baskılayacaktır.

Katma değeri yüksek ürünler üretip satmaya devam edeceğiz.

Gıda enflasyonu için tarımda ciddi atılım gerekli. Et,süt, gıda ürünleri için yeni üretim modelleri, teşvikleri ve hukuksal düzenlemeler yapılmalı.Teşvikte tarla bazlı değil, ürün bazlı teşviğe geçilmeli.

Gıda, kira, konut ve araç fiyatları ipin ucunun en çok kaçtığı alanlar.

Buralarda hukuki düzenlemeler şart.

Devlet seçim öncesi toplayamadığı vergiler için de bu dönemde kalıcı ve sert adımlar atmalı.

Tapulardaki beyan değerleri, maliyet bazlı vergi denetimleri, sahaya yönelik vergi denetimleri şart.

Ülke bizim, hepimizin.
Sabredersek düzeleceğini düşünüyorum.